Anne- babaya itaatin sınırları nelerdir?

520) Anne- babaya itaatin sınırları nelerdir?

Bismillah
Elhamdülillah, vessalatu vesselamu alâ Resûlillah
Müslüman için Allah’ın ve Peygamberi’nin emri bir. O birden sonra iki; anne-babanın emridir. Anne-babaya itaattir. Allah’ın emri anne babaya itaatin emrinden önce geliyor. Onlarınki sonra geliyor. Ancak anne-babanın her emrettiğine itaat etmek diye bir kural yoktur. Belli şartlarımız var.
Bir: Anne ve baba Allah’ın sınırlarına dokunan bir şeyi emretmeyecek. Mesela, “Düğününü çalgılı yapacaksın.” diyemez. “Düğün karma olacak.” diyemez. “Gelinimizi açık dolaştır.” diyemezler. “Alkol kullan.” diyemezler.
İkincisi: Anne baba bir şeyi emrediyorsa o emrettiği şey gerçekte anne babanın yararına olan bir şey olmalıdır. Mesela; “Bize ev al.” demelidir. Mesela; “Yavrum, biz şehirde duramıyoruz bir çiftlik evi al bize.” demelidir. Mesela; “Biz gece korkuyoruz, gel yanımızda kal.” demelidir. Anne baba makul ve ihtiyaçları olan bir şeyi isterlerse haklarıdır.
Üçüncüsü: Evladı ezip geçen bir şeyi emretme hakkı da yoktur anne babanın. Mesela; anne baba çocuğuna “Böbreğini kardeşine ver, böbreğini teyzene ver.”diye bir emir veremez. Çünkü insanın büyük bir zarara girdiği şeyde Allah’ın en büyük farzları olan oruç bile kalkıyor. Domuz eti bile helal oluyor insan ölmesin, insan zarar görmesin diye. Farzlar ve vacipler, haramlar bile yerinden oynuyorsa insan hayatı tehlikeye girmesin diye; bir anne baba bu şekilde evladına zarar verecek bir emri veremez. Verse itaat gerekmez.
Unutmuyoruz; Allah’tan ve Peygamberi’nden sonra anne baba geliyor ama bu üç şartla: Bir; Allah’ın sınırlarına dokunulmayacak. Anne baba dokunmayacak. İki; anne babanın gerçek bir ihtiyacı ortada olacak. O ihtiyaç giderilecek. Fantazi bir şey olmayacak. Fantazi midir, değil midir; aileden bir hakem bu kararı verebilir. Üçüncüsü de evladın ölümü pahasına, hanımı boşaması pahasına, iflas etmesi pahasına bir istekte bulunulamaz.

Velhamdülillahi Rabb’il âlemîn.