Mektuplar

Konuşmalarınızda Hazret ve Diğer Saygı İfadelerini Çok Daha Fazla Kullansanız Olmaz mı?

17065
04.06.2015

Selamünaleyküm;

Bu aralar, çevremdeki bazı arkadaşlarım arasında epeyce popülerleşen Nureddin Yıldız isimli zatı ufak ufak takip etmeye başladım. Pek çok sohbetinde, Hz. Ebubekir radiyallahü anh, Hz. Ömer radiyallahu anh ve diğer pek çok sahabilerden bahsederken 'hazret' ifadesi kullanmadığına defaten tanık oldum. Acaba Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem efendimizin en yakınları olan ve her birini gökteki yıldızlar olarak nitelendirdiği o mübarek zatlardan bahsederken hazret gibi saygı ve sevgi belirten sözcükleri kullanmaktan kaçınmasının özel bir sebebi var mıdır?
Vesselam

Selamünaleyküm.

Aziz Kardeşim,

Allah sizden razı olsun. İlke olarak güzel bir inceliği, gerekli ve korunması zorunlu bir hassasiyeti irdelemişsiniz. Bir Müslüman olarak yapmanızın, Müslümanlık gereği olduğu bir iştir bu. Bu sebeple, Allah Teâlâ sizden razı olsun diyorum. Sizi ve bizi, o sevdiği kulları ile beraber kılsın.

İlke olarak bu hususta ittifak ettiğimizi düşünüyorum. Buna göre de, aşağıdaki sözlerimi anlayacağınızı ve iki mü'min olarak birbirimize dua edeceğimiz bir noktaya gelebileceğimizi umuyorum. Rabbim, nefislerimize esaretten hepimizi muhafaza buyursun.

Bir:

HAZRET kelimesi Arapça’dan alınma bir kelimedir. Kullanılması ise İran, Hindistan ve Türkiye Müslümanları arasında daha yaygın ve sonraki asırlara mahsustur. İlk mübarek nesiller arasında, bugünkü kullanılış tarzı ile kullanıldığına dair bilgimiz yoktur. Bu kelimenin Türkçe sözlüklerdeki anlamına dikkat ederseniz şu karşılıkları bulursunuz:

a-     Saygı ifadesi anlamında isimlerin başına getirilir,

b-    Büyük kabul edilen bir zatın ismi yerine ismini zikretmeden kullanılır. Ahmet yerine mesela ‘Hazret’ denir,

c-     Küçümseme ve istihza edatı olarak kullanılır,

d-    ‘Kat, huzur, nezdinde’ anlamlarına kullanılır,

e-     Tasavvufta, tecellide özel bir seviye anlamında kullanılır.

Bu kullanımlar arasında, birinci kullanımın sizin bana ilettiğiniz alanı ihtiva ettiğini anlıyoruz. Yani bu kelime bir saygı ifadesi olarak zikredilmektedir.

Aziz Kardeşim,

Biz Kur'an’ımızda ve hadislerde gördüğümüz ya da ilk üç nesilden devraldığımız her şeyi muhafaza edip yaşatmaya mecburuz. Bize devredilenleri eritemeyiz. İmanımız bunu gerektirir. Yalnız bu kelime gibi bir kelimeyi kullandığımızda saygı gösterdiğimizi zannederken, tersini yapmış olabilir miyiz diye merak edemez miyiz? Lütfen şunu düşünün:

Anlamının ‘saygı’ ifade ettiği bir kelimeyi Allah, Peygamber, sahabi, şeyh ve yaşayan büyük herkes için aynı düzeyde kullanırsak saygı bunun neresindedir? Bakın neler diyoruz:

-         Hazreti Allah,

-         Hazreti Peygamber,

-         Hazreti Ebu Bekir,

-         Hazreti Mevlana,

-         Şeyh hazretlerimiz..

Bu ortak kullanımda, saygı hangisine göre belirleniyor sizce? Bu kelimenin dildeki anlamı bellidir. Ortalama olarak ‘sayın, değerli, büyük’ gibi manalar içerdiğini kabul edelim. Kim için hangisi kastediliyor? Dikkat ederseniz, bir kapalılık var ortada. Şunu sakın söylemeyin:

‘Böyle duyduk, böyle konuşuluyor..’ Bunu demenize razı olamam. Siz, Allah Teâlâ kabul ederse ömrünü ve bütün enerjisini dinine ve özellikle ashabı kirama, onların davasına adamış bir mü'mini, saygısız davranabilmekle itham ettiniz. Kul hakkı diye bir şey var. Hiç şüphesiz, ben de hata edebilirim. Unutabilirim, dilim sürçebilir. Bunun önemini idrak edememiş olabilirim. Ama binlerce konuşması görüntülü veya sesli olarak medyada bulunan bir insanın, kaç konuşmasını dinleyerek bu karara vardınız? ‘Pek çok sohbetinde’ derken hangi istatistiği uyguladınız merak etmiyor değilim. Hatta pek çok değil tek bir sohbet gösterseniz de ben de o ayıbı üzerimden silsem olmaz mı? Mü'min kardeşliğimiz bunu gerektirmez mi?

 

Aziz Kardeşim, kesinlikle savunma yapmıyorum size karşı. Aksine bu yazınız kıyamet günü başınıza dert olur diye endişe ediyorum. Bir mü'min kardeşiniz olarak size doğru bildiğimi izah ediyorum. Mesele budur.

Evet, HAZRET ifadesini bilinçli bir şekilde kullanmıyorum. Nadiren kullandığım olmuştur, olabilir de. Kullanmamaya dikkat ediyorum. Bunun yerine, selefimizin uygulaması olan RADIYALLAHU ANH / RAHMETULLAHİ ALEYH kullanıyorum. Eğer kullanmadı isem bu asla kasıt değildir. Sürçülisan değilse o zaman;

a-     Cümle içinde vurgulama maksatlı olarak, ünlem çağrışımı yapsın diye bir hitabet tarzı olarak mücerret isim ile zikrederim. Bunu bir edebiyat uygulaması olarak görebilirsiniz. Akabinde de o kullanılmayan yerine, aynı konuşma içinde belki defalarca tarziyesi (radıyallahu anh diyerek) yapılmış olarak o isim geçmektedir.

b-    Mesela, Peygamber aleyhisselam efendimizin hitabında Ömer radiyllahu anh'a hitabı varsa, ben de onu naklediyorsam o arada RADIYALLAHU ANH denemez zaten. Bu da sizin dikkatinizi çekmiş olabilir.

İki:

Bize, selefimizden gelen ve doğudan batıya bütün ümmetin ortak kültürü olan usul, isim anarken edebe riayet etme kelimeleri şunlardır.

1-    Allah ismi anılırken Teâlâ , celle celalühüazze ve celle.. ifadeleri kullanılır.

2-    Peygamber efendimizin ismi veya unvanları anılırken de,  aleyhisselam ya da sallallahu aleyhi ve sellemkullanılır.

3-    Ashabtan biri anıldığında da radıyallahu anh kullanılır.

4-    Daha sonraki nesillerden bir büyük anılırken de rahmetullahi aleyh denir.

5-    Bunun dışında, bazı özel kavramlar ‘kuddisesirruhu’ gibi ifadelerin özel gruplar arasında kullanıldığı olmuştur.

Bütün ümmeti asırlardır ihtiva eden kültürü size özetledim.

Biiznillahi Teâlâ bunda kusur etmemek ilkemdir. Bunu, imanım ve ahlâkım açısından zorunlu görmekteyim. Elbette ve elbette bir kul olarak hata payım vardır ama kastım inşaallah yoktur.

Üç:

Buyurun, ben size beklediğiniz cevabı verdim. Böyle hassas bir meseleyi ele aldığınız için de teşekkür ettim. Bu yazışmayı da, bütün mü'minlerin görüp okuyabileceği bir ortama taşıyacağım. Ben ve siz, neticeyi Allah’a salalım. Ashabı kiramı edep kıtlığı ile ananı da, bir vehm üzerinden mü'mini incitip, mü'minler arasında huzursuzluk ortamı üretilmesini de..

Allah Teâlâ hepimizi sevdiği kulları ile beraber bulunma hazzına erdirsin. Allah’a emanet olunuz. Duanızı beklerim.

Selamünaleyküm.

Nureddin Yıldız
* twitter.com/nurettinyildiz
* facebook.com/nureddinyildiz

Nureddin Yıldız