Video Fetva

Özür sahibi Müslüman

21323
03.05.2012

Özür sahibi Müslüman

Müslümanın abdestiyle ilgili, abdest bozma açısından karşılaştığı soruna, ‘özür sahibi olma’ adı verilmiştir fıkıhta. Özür sahibi Müslüman demek fıkhın bu bölümünde, abdest bozan şeylerden biriyle sıkıntı olarak karşılaşan demektir. Abdest bozan şeyler; vücuttan akan kan, irin gibi şeyler olabilir veya yellenme gibi abdesti bozan şey olabilir. Ya da, abdest alacak bir Müslüman’ın idrar veya dışkı açısından kontrol edememe sıkıntısı olması demektir. Bir Müslüman bu saydığımız şeylerden, kan, irin, idrar, dışkı, yellenme gibi şeylerden dolayı, bir kontrol sıkıntısı yaşıyorsa, bu Müslüman’a ‘özür sahibi Müslüman’ denir.
Özür sahibi Müslüman olmak, illa bir hastalık geçirmek veya bağırsak ameliyatı olmak gibi bir durumu gerektirmiyor. Bayanlar da, mesela, aybaşı zamanlarında özür sahibi olabilirler. Çünkü aybaşı ile ilgili hükümlerde, azlık ve çokluk -gün açısından- kuralı vardır, en az 3 gün, en çok 10 gün aybaşı olabilir diyoruz bir bayan. 10 günü aştığı halde, hala aybaşı kanaması devam eden bir Müslüman hanım, 10. günün dolmasıyla beraber özür sahibi olur. Aynı şekilde eli kesilen veyahut da filan yerinde çıban olan bir Müslüman’ın kanaması da devam ediyor olabilir. Veya yellenme sıkıntısı olan bir Müslüman olabilir. Veya özellikle, çok yoğun bir şekilde karşılaşılan idrarı tutamama, idrar sıkıntısı olabilir. Ya da geçirdiği bir operasyon nedeniyle mesela idrar torbası bağlanmış bir Müslüman olabilir. Bunların hangisi olursa olsun, bir Müslüman, bir namazdan öbür namaz vaktine kadar -ki yaklaşık bu iki saattir, yani akşam namazıyla yatsı namazı arasını ölçü alırsak iki saattir- bir namaz vaktinden öbür namaz vaktine kadar bu saydığımız, abdest bozucu şeylerden birisiyle karşılaşıyor ve engelleyemiyorsa, bu Müslüman özür sahibidir. Abdestini bozucu şey, mesela idrar tutamama, mesela kanı durduramama, mesela yellenmeyi önleyememe. Yani yellenme saatlerce devam etmez mesela ama 10 dakikada bir, 5 dakikada bir, 20 dakikada bir sürekli gaz kaçırma ve gaz kaçırmayı önleyememe hali, bir özürdür. Bu Müslüman sürekli lavaboda durması ve hemen lavabonun yanında namaz kılması lazım ki mesela bu gaz kaçırmaya, yellenmeye karşı abdestli bulunabilsin. Bu da zorluktur, Allah’ın şeriatında zorluk yoktur. Bu Müslüman ne yapacak? Bu özürlerden bir tanesiyle yani en az bir namazdan öbür namaza kadar olan vakit limitini bu özrüyle karşılaşmadan geçiremiyor, böyle bir sıkıntısı var, bu Müslüman özür sahibidir, bu Müslüman her namazın vakti girdiğinde abdest alacak. O namaz vakti, mesela öğlenin vakti 13.00’dadır diyelim, 13.00’da ezan okunsun okunmasın, o abdest alır. Öğlenin vakti ne zaman çıkıyor, 16.00’da, o 13.00 ile 16.00 arasında bir daha abdest alması gerekmez, o hep abdestlidir. Kanamış, idrar sızıntısı devam ediyor, yellenme, gaz kaçırma devam ediyor… hiç önemli değil artık. Bu Müslüman özür sahibidir, özür nedeniyle abdesti bozulmaz onun. Özrün dışında bir şey olursa, mesela idrar kaçırmadan dolayı, özürlü olduğu için abdest almıştı, özürlü abdestiyle namaz kılar, Kur’an okur, yani artık o abdestli. Ama bu arada eli kesildi, kan aktı, başka bir neden, özrün gerekçesi olan nedenin dışından dolayı bir nedenle abdesti bozulur. O yeniden abdest alır. Ama sadece özür ruhsatı oluşturan nedenle, bir namaz vaktinden öbür namazın vaktine kadar abdestlidir o. Kanaması devam etmiş, hiç önemli değil, gaz kaçırması devam etmiş, önemli değil. Abdestli bir Müslüman ne yapıyorsa onu yapabilir. Yalnız özürlü Müslümanın bir camide imam olup, özürsüz Müslümanlara namaz kıldırmasında kerahet vardır. Bunun dışında, özürlü bir Müslümanın ne abdestinde bir eksiklik olur, ne sevabında bir eksiklik olur. Aybaşı halindeki kadının da hiçbir sıkıntısı yok, normal Müslümanın da hiçbir sıkıntısı yoktur. Allah’ın kolaylık olarak kullarına lütfettiği uygulamalardan birisidir bu. Özrü bitince de, mesela kanama durdu, sızıntı durdu, tedavi oldu, normal Müslüman durumuna geçer. Peki, bir Müslüman yıllarca özürlü olabilir mi? Olabilir. Mide rahatsızlığı vardır, gaz yapıyordur sürekli, yıllarca özürlü abdestiyle yaşayabilir mi? Yaşayabilir. Bunun ibadetler açısından bir sakıncası yoktur. Sosyal kimliği açısından, temizlik gerekiyorsa temizliğine dikkat eder, kendisini psikolojik olarak buna ayarlaması gerekiyorsa doktora gider, psikiyatriğe gider, kendisini buna hazırlar, o ayrı bir mesele.

Nureddin Yıldız