Allah'ın Peygamberimize olan sevgisine rağmen yaşadığı zorlukların hikmeti nedir?
Hocam Allah’ın Peygamber Efendimize (s.a.v.) olan muhabbeti beni derinden etkiliyor ve hayrete düşürüyor. O’nu yaratan da var eden de Allah Teâlâ. Buna rağmen, Peygamber Efendimizi bu denli sevmesi, ismini kendi ismiyle yan yana anması, böylesine bir yücelik vermesi gerçekten insanı düşündürüyor. Örneğin, faizle ilgili bile "Allah’a ve Peygamberine savaş açar" denilerek, Peygamberimizin adı özellikle zikrediliyor.
Bu sevginin büyüklüğünü anlamaya çalışırken bazı noktalar zihnimi meşgul ediyor. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) annesiz ve babasız büyüdü, evlat acılarıyla defalarca sınandı, en yakın akrabaları tarafından düşmanlık gördü ve türlü hakaretlere maruz kaldı.
Biz ümmeti olarak elbette O’nu çok seviyoruz, canlarımızı O’nun yoluna feda etmeye hazırız. Ancak Allah’ın bu denli büyük bir muhabbet duyduğu sevgili Peygamberine bu kadar ağır imtihanlar yaşatması, bazen insanın aklını ve kalbini anlamaya sevk ediyor. Hocam, lütfen yanlış anlamayın; bu konudaki hikmeti ve derinliği kavramakta zorlanıyorum.
Sevmek kelimesini biz kendimiz için kullandığımız gibi Allah Teâlâ için de kullanırsak yanılırız. Evet, Allah Teâlâ sever, bütün mümin kullarını sever, özellikle de peygamberlerini daha çok sever, Muhammed aleyhisselamı da hepsinden çok sever ama bu sevgi bizim üretip kullandığımız sevgi değildir. Onun sevmesini razı olması olarak anlarsanız rahat edersiniz. O seviyorsa kulundan razı demektir. Razı olma süreci de o bahsettiğiniz bin bir sınavdan sonradır zaten. O sınavlar sevilen bir kul olmayı sonuç olarak getiriyor.
FETVA ETİKETLERİ
Allah'ın razı olduğu kul olmak imtihan peygamberimiz peygamberler razı sevgi sıkıntılar