Yazılı Fetva

Dua adabı, zikir sayısı ve haram bir ilişki sonrası evlilik talebi hk.

993
06.05.2025

Hocam aklıma takılan sorularım var:

   Dua ederken "duama yakın, duamı bana yakın ve tez eyle" gibi ifadeler kullanmakta bir sakınca var mı? Allah’tan kolaylıkla, zaman kaybetmeden istemek edebe aykırı olur mu?

  Zikir adedi hakkında: Günlük olarak her bir zikirden 100 defa yapmak yeterli midir? Yoksa belli bir sayı belirtmeden sadece içtenlikle ve devamlılıkla mı zikir yapılmalıdır?

  Esmâül Hüsnâ ile dua ederken yalnızca "Ya Kuddûs" gibi isimleri söylemek yeterli olur mu, yoksa "Celle Celâlühû" ekini de mutlaka söylemek gerekir mi?

  Sahih ve güvenilir dua ve zikir kaynakları hakkında: Belirli sayılarla sahih olarak tavsiye edilmiş bir dua kitabı var mıdır? Yoksa kişi gücü yettiği kadar mı yapmalıdır?

  Zikir ve esma okurken dalmak ya da akla başka şeylerin gelmesi zikir sevabını etkiler mi ya da yapılan zikri geçersiz kılar mı?

  Haram bir ilişki sonrası dua ve evlilik konusu:
Daha önce dinî meşguliyetimi kaybettiğim bir dönemde haram bir ilişkim oldu. Karşı tarafın ailesi bu evliliğe razı olmadı. Ben ise bu kişiyi helal dairede Rabbimden istememde bir sakınca olup olmadığını merak ediyorum.
Dua ederken “Rabbim, razı olacağın, bana hayırlı bir eş nasip et.” diye dua ediyorum ama kalbime sürekli bu kişi düşüyor. Bu, şeytanın vesvesesi mi yoksa gerçekten dua ile istemekte bir mahzur var mı?
Ayrıca bu kişiyle ilgili tevafuklar yaşıyorum. “Allah’ım bir işaret ver” diye dua ettiğimde, onunla ilgili bazı anlamlı tevafuklar oluyor. Bu tür işaretlere göre hareket etmek doğru olur mu?

Dua bir yalvarıştır, yakarıştır. Rabbimiz dua ederken, onun dualarımızı kabul edeceğinden şüphemiz olmamasını istemektedir. Elbette kabulün ne zaman ve nasıl gerçekleşeceğini Allah bilecektir. Hangi dua daha ihlaslıysa, daha samimi ise o kabul olur Allah’ın izniyle. Duada ısrarcı olunabilir fakat mümin, ettiği duanın kabul edilmesi hususunda aceleci olmamalıdır. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellemin "Sizden herhangi biriniz 'dua ettim de kabul olunmadı' diyerek acele etmediği sürece duası kabul olunur." buyurduğunu hatırlayabiliriz. 
Zikirde “şu kadar” denebilecek bir sınırı, muayyen bir vakti ve belirli bir pozisyonu yoktur. Kur'an’ımızın ve sünnetimizin gösterdiği bütün zikirler, bütün zamanlar ve bütün durumlar için sınırsız bir şekilde yapılabilir niteliktedir. Herkes gücü yettiğince yapabilir. Zikir yaparken de başka şeyler düşünmek zikri geçersiz kılmaz fakat  sadece dille değil de kalben Allah’a yönelerek, ne söylediğinin farkında olarak, Rabbimizin huzurunda olduğumuzun hissi  içinde olmaya çalışmak gayemiz olmalıdır. 
Dua ederken “Ya Allah”, “Ya Rab” dediğimiz gibi herhangi Esma’ül Hüsna’dan olan isimlerinden biriyle de dua edebiliriz. Ya Âlim, ya Kerim, ya Latif yani “Ey Latif Allah’ım! Ey Kerim Allah’ım! Ey Rahim Allah’ım!” diye dua edebilirsiniz. Yeterli olur Allah’ın izniyle. 
Geçmişteki yanlışlardan samimice tövbe edip istiğfar edebilirsiniz. Mümin erkek veya kadın Allah'tan kendisi için hayırlı olanı ister, bunun için de dua eder. "Allah'ım bana dünya ve ahirette iyilikle beraber olacağım salih bir eş nasip et!" şeklinde dua edebilirsiniz. Rabbimizin size yazdığı nasibi er veya geç sizi bulacaktır. Bundan hiç şüpheniz olmasın. Allah yardımcınız olsun.

H. B.