Ramazan, bir umut iken hüsran nedeni olmasın!
Ramazan ay olarak, insanların örfleri ile belirledikleri bir festival dönemi değildir. Mesela Müslüman halkların, günaha düşmeyecek şekilde belirledikleri bir eğlenme, birleşme veya helal ticaret üretme zamanı asla değildir. Ramazan'ı Ramazan yapan, Allah Teâlâ'nın ona kudsiyet yüklemesidir. Cuma namazı üzerinde belirleme ve şekillendirme açısından insanların ne kadar etkisi varsa Ramazan ayı ve o aydaki gerekenler açısından da o kadar insan etkisi söz konusudur. Buna göre de Müslümanların, Ramazan ayında neler yapacakları hususunda hiçbir yetkileri ve katkıları yoktur, olamaz da. Tıpkı cuma namazında olamayacağı gibi.
Ramazan ayının nasıl olacağı bu duruma göre ancak Allah Teâlâ tarafından belirlenebilir, belirlenmiştir de. Allah'ın tek temsilcisi ve yetkili örneği Peygamber aleyhisselam efendimiz her konuda olduğu gibi Ramazan konusunda da önümüzde örnek olarak bulunmaktadır. O örneği incelediğimizde karşımıza şunlar çıkmaktadır:
1- Bedene ve beyne tutturulan bir oruç,
2- Bedir, Mekke Fethi örneklerinde izlenebilecek fiili cihat,
3- Fazlaca sadaka,
4- Camiye kapanma ve insanlardan uzaklaşma,
5- Gece ibadeti yoğunluğu, teravih,
6- Kur'an tilaveti.
Örneğimiz ve önderimizin Ramazan programı ana hatlarıyla böyledir.
Bu programı ana hatalarıyla taklit etmeyen bir program, bize Ramazan emreden Allah'ın rızasına yakın olamaz. Kendi kendimize ibadetler icat ederek hoş mü'min görüntüsü veremeyiz.
Fani dünyaya ebedi değerler yüklememizin akıbeti.