Mektuplar

Başlangıç noktasını ve nasıl başlayacağını soran imanlı gence mektup

26707
09.01.2012

Hocam ben genç yaşlardan beri Amerika’da yaşayan biriyim. 26 yaşındayım. Burada hiç İslami yaşantım olmadı. Çünkü bu konularda hiç birikimim ve kimsem yoktu. Yalnızken insan çok daha fazla hata yapıyormuş, bunu sizin derslerinizi dinleyince anladım. Ne çevrem ne de buradaki yaşantım beni hiç mutlu etmiyordu epey bir süredir. Ne zaman İslamiyet’ten bahsetsek, "burada diğer dinleri yaşayan insanların çocuklarının günahı ne o zaman, ailesinde ne görürse onu yaşıyorlar. İslamiyet'i hiç duymayan birçok insan var. Müslüman ailede doğan çocuk on adım önde başlıyor" düşüncesi gelip adaletsizlik fikri beni daha da inançsızlaştırdı.
İkinci olarak, özürlü doğan insanlarda da aynı düşünceye büründüm ve yine burada da adaletsizlik var diye neye inanacağımı şaşırdım. Bu soruların cevaplarını ararken (yaklaşık beş gün önce) sizi buldum ve utancımdan çok ağladım. Boğazıma kadar günahın içine battığımı hissettim. Büyük küçük, her tür günahın içine girmişim. Ama sayenizde içimde çok büyük bir istek ve heyecan var iyi bir Müslüman gibi yaşamak için. Ama çok negatif etkenler var etrafımda ve neresinden başlayacağımı bilmiyorum. Ama bir an önce başlamak istiyorum. Çünkü içimdeki heyecan ve isteğin bitmesinden korkuyorum. Arkadaşlarım, oturduğum kalktığım yerler dahil tamamen hayatımı değiştirmem gerek sanırım. İçimden geliyor, çok istiyorum şu anda ama bir türlü başlayamıyorum. Sanki bir şey beni tutuyor. Sizin anlattığınız o kadar çok şey var ki ilk adımlar ve sonrası için ne yapacağımı sıralayamadım, içinde kayboldum hocam. Beş gündür gözüm yaşlı. Başlamak ve geri dönmek istemiyorum. Nasıl başlamam, neler yapmam gerektiğini söyleyebilir misiniz bana? Çok teşekkür ederim hocam. Allah size sağlık sıhhat versin.

Sevgili gencim,
O uzak diyarlara rağmen bak ne kadar yakın duruyormuşuz meğer ki!
Kerim olan Rabbimden dilerim, o duygularınla seni yaşatsın, sonra öldürsün, sonra da öyle diriltsin. Volkan gibi bir heyecan dolusun. Demek ki, için gür bir imanla dolu. Seni nasıl tebrik etmem? Allah seni heyecanında sabit tutsun, sonunu kazanacağın hızlı bir dönüşüm yaşıyorsun, seni tebrikler ederim.
Sakın korkma, çekinme!
Mü'min kardeşlerin olarak arkandayız; duamızla, istişaremizle, gönlümüzle senin yanındayız. Bir daha ayrılmamak ve cennet ırmaklarının kenarında beraberce muhteşem günün lezzetini yaşamak üzere beraberiz. Bizi birleştiren, aynı gönül bağıyla kaynaştıran imanımız bunu emretmektedir. Kardeşiz, biriz, beraberiz. Duamız seninledir.
Gelecek durumumuzla ilgili şöyle bir takvim izleyebiliriz:

  • 1- İman açısından tam bir dönüş yapmış olalım. Şeytanın bizi bunaltabileceği bir süreci uyanık geçirmeliyiz. Şeytan kısır bir döngüde oyalamasın bizi. Bir kere Allah'ın kapısına yöneldik mi artık o kapı bize açık demektir. Umutsuzluk en büyük tehlikedir. Allah'ın kapısında umutsuzluk yoktur, geçmişle uğraşmak yoktur. Kışı ölü geçiren ağaçların yazda canlandıkları gibi tevbe edip geri gelen mü'min de canlanır ve çiçekler açar. Böyle inanıp davranmaya mecburuz ki başaralım.
  • 2- Haramlar konusunda hedefimiz sıfır haram olacak. Bir günde sıfır günah olmayabilir ama bir yıl sonra gözle görülür bir değişiklik olmalıdır. Adım adım ama köklü bir şekilde dönüş olsun.
  • 3- Allah'ın emirleri olan farzları bir bir devreye sokalım. Namaz, oruç gibi farzlardan taviz vermeyeceğimiz seviyeye yükselmek için uğraşacağız.
  • 4- Bütün bunlar için en önemli yatırımımız iki değer üzerinden yürüyecek. Bunların birisi çevredir, diğeri de bilgidir. Neyi nasıl yapacağımızı bilecek kadar bilgi şart. Bu bilgimizi uygulayabileceğimiz bir çevre de şarttır. Çöplükte gül olarak açmak zordur.
  • Bütün bunlarda hep beraberiz. Konu konu yazın, her biri için bilgimizi paylaşalım.
    Dualar ediyorum size. İyi haberlerinizi beklerim.
    Allah sizi korusun.
    Nureddin YILDIZ
    facebook.com/nureddinyildiz
    twitter.com/nurettinyildiz

    Nureddin Yıldız