Yazılı Fetva

Deprem kader midir?

8175
09.02.2023

Hocam siz de biliyorsunuz büyük bir deprem yaşadı ülkemiz. Müslüman olarak böyle büyük bir olayı nasıl yorumlayacağız. Çevremizdeki bazı arkadaşlarımız bunun imanla ne ilgisi var ettik bulduk gibi sözler kullanıyorlar. Bizim deprem ve benzeri olayları nasıl okumamız gerekir? Biz mi suçluyuz yoksa bu bir kader mi?

Önce şunu tespit edelim:

Müslüman Allah’a iman eden insandır. Onun iman ettiği Allah, her şeyi yaratan ve idare edendir. Mülk onundur, söz onundur. Onun imanında her şeyin yaratanı Allah olur. İnsan da üzerine düşeni yapar. İnsan üzerine düşeni yaptıktan sonra gerisinden mesul olmaz. Görevini ihmal ettiğinde ise ihmali kadar sorumlu olur. Bu bir dengedir. Bu denge Müslüman’ı huzurlu kılar. Her şeyi maddi gözle görebilen, ruhtan yoksun anlayış sahipleri için ise matematik hayatın bütünüdür. Rakamlarla okuyabildiklerini anlayabilirler. Biz bu hayatı bakışı bu olanlarla beraber paylaşmaya mecburuz. Gidebileceğimiz başka bir dünya yoktur. Ne biz mü'minler ne de onlar yok oluruz. Bir ortak noktada yaşamaya mecburuz.

Şöyle bir gerçeği ihmal ediyoruz:
Biz, hayatı ve olayları yorumlarken imanımızın etkisinde bir yorum yapıyoruz, yapmamız de gerekiyor. Bizim iman penceresinden bakarak görüp yorumladıklarımızı bizim gibi iman etmeyenler tarafından da kabul edilmesini istememiz isabetli değildir. Mesela bir deprem konusunda biz onlarla sadece depremin zararlı olduğu ve belli tedbirlerin önceden alınabileceği, olduğunda da insanca bir dayanışma yapılabileceği gibi konularda ortak nokta bulabiliriz. Daha öteye gidip ayrıntılarda buluşmayı istememiz bizim tarafımızdan işlenmiş bir hata olur. Böyle bir beklenti bizi onların gözünde deprem gibi büyük bir musibete karşı yan gelip yatmayı imanı gereği yapan bir tembel durumuna düşürür. Biz ise kesinlikle böyle bir tembelliğe iman etmiyoruz. Bu sonuç bir yandan da dinimize yanlış bakılmasına sebep olacağı için bizi vebal altına da sokacaktır. Belasını arayan insanlar durumuna düşmek hoşumuza gitmeyeceğine göre, iman edenlerle konuşulabilecek ayrıntıları imanı olmayanlarla tartışma hatasını işlememeliyiz.

Bugün insanlık olarak yaşadığımız depremler başta olmak üzere seller ve benzeri felaketler hakkında biz şuna inanıyoruz: 

  1. İçinde bulunduğumuz evrenin ve onun bir parçası olan dünyanın işleme kuralları vardır. Bu kuralların koyanı ve idare edeni de Allah Teâlâ’dır. Bu kuralların önünde mü'min olan ve olmayan eşittir. Kim işleyişe ait tedbirleri daha iyi kullanıyorsa onun güvenliği daha iyi olacaktır. Tedbir alan rahat, tedbiri ihmal eden ise sıkıntılı olacaktır. Bunun bu kadarının dinle alakası yoktur. İnsan bu hayata bir yoğunluk ve mücadele içinde girmiştir. Böyle gelmiş böyle gidecektir.
  2. İnsanlar iman ettiler diye depremler kalkacak değildir. Ancak iman eden imanının gereği olarak daha güvenli ve imar edilmiş bir dünya oluşturacak, böylece daha az zarar görecektir. Bir yandan da psikolojisi güçlü olacaktır. Mü'min musibet anında, yapabileceği yapmış birinin rahatlığı ile Rabbine sığınacak ve kalbi rahat edecektir.

Böyle bir itidal üzerinde durmalıyız. Allah yardımcımız olsun.

Nureddin Yıldız