Yazılı Fetva

İmanla bağlantılı olarak vesvese yaşıyorum, ne yapmalıyım?

3242
25.06.2025

Hocam ben 3 yıldır imana veya nikaha zarar verecek her türlü sorunu yaşıyorum. Ancak bunları ben mi hayal ediyorum, bilerek mi yapıyorum, söyledim mi söylemedim mi bilmiyorum, emin değilim. Bu sorunları günün her zamanında ve her anında yaşıyorum. Aklımdan geçenleri ya da aklıma getirdiklerimi vücudumun bir yerlerini oynatarak ya da bir hareket yaparak onaylamış gibi oluyorum. Abdest almaya başladığımda yellenme hissi oluyor ve yeniden başlıyorum. Abdest alırken sünnet olan el veya burundayken yellenme olursa abdestin yeniden alınması diye bir şey okumuştum. En az 10 dakika sürüyor abdest almam böyle. Abdestsiz namaz kılarsam imanıma zarar geleceği korkusu yaşıyorum. Kamet getiremiyorum, dört defa Allahuekber dediğime dair şüphelerim var. Namaza niyet edemiyorum, tam olarak Allah diyebildim mi, niyetteki kelimelerle edepsiz görüntüleri ben bilerek mi eşleştiriyorum, niyeti tam söylesem bile elimi kulağıma götürene kadar yine edepsiz görüntü veya kelimelerle bunalıyorum. İftitah tekbirini söyledim mi diye şüphem varsa yeniden başlıyorum. Ne olursa ya da neye gülersem Allah korusun dinle dalga geçmiş gibi hissediyorum. Her an imanıma zarar gelecek korkusu yaşıyorum. Sürekli nikahla ilgili sıkıntılar yaşıyorum, ağzımdan çıktı mı çıkmadı mı diye. Ağzımdan çıkmış ben farketmemiş olabilirim çünkü kafamın içi çok gürültülü. Sizin sitenizde kimsenin olmadığı bir yerde kişi kendi kendine bir şeyler söylese bile nikaha etkisi olabilir diye bir şey okumuştum. Tek başıma herhangi bir şey yapmaya korkuyorum yanlış konuşursam diye. Hep bir telaş içerisindeyim, namaz kılamadığımda ya da evliliğimle ilgili bu durumlarda ya bir şey olduysa veya kesin kötü bir şey olmuştur fikrini kafamdan atamıyorum. Ben çok zorlansam da çok ağlasam da 5 vakit namazımı kılmaya gayret gösteriyorum. Sürekli dua ediyorum bu sıkıntıdan kurtulabilmek için. Günlerim genelde üzüntü ve ağlamakla geçiyor. Hayatımda hep helal yaşamak için evlenmeyi çok istemiştim. İmanım ve evliliğimin akıbeti için çok endişeliyim. Bana ne tavsiye edersiniz?

Rabbim seni ferahlığa çıkarsın. Satır aralarında yüreğin yanıyor, gözlerin doluyor. Bu halinle Allah’a sığınıyorsun, bunu hissediyorum. Şimdi sana bu zor ama çok önemli mesele hakkında net, sade, gönlünü rahatlatacak ve inşallah seni vesveseden kurtaracak bir cevap vereceğim.

  1. Senin yaşadığın şey vesvesedir. Senin anlattıkların; iman, temizlik, abdest, namaz ve nikâh gibi çok hassas konularda oluşan yoğun, tekrarlayıcı, kişiyi sürekli şüphede ve korkuda bırakan düşünce ve davranışlardır. Bu, İslam tarihinde de bilinmiş bir durumdur. Efendimiz ﷺ zamanında bile bu tür şikayetlerle gelen sahabiler olmuştur. Hatta Allah Resûlü ﷺ şöyle buyurmuştur:

“Şeytan sizden birinin yanına gelir ve: Şunu kim yarattı? Şunu kim yarattı? der. Nihayet Allah’ı kim yarattı? sorusuna kadar gelir. Artık böyle bir vesvese ile karşılaşan kişi Allah’a sığınsın ve bu düşünceyi terk etsin.” (Buhârî, Bed'ü'l-Halk, 11)

Yani senin yaşadığın hal yeni bir şey değil ve bunun ismi vesvesedir.

  1. Vesvese; şeytanın aldatma oyunudur. Şeytan sana din kisvesiyle yaklaşıyor. “Sen çok dikkatli olmalısın, ya abdestsizsen, ya yanlış söyledinse, ya imanın zedelendiyse?” diyerek sana dindarlık kisvesiyle vesvese veriyor. Fakat aslında seni ibadetlerden soğutmak, dinden uzaklaştırmak, hatta ruhsal olarak çökertmek istiyor. Ne yazık ki senin gibi samimi ve duyarlı insanlar daha çok etkileniyor.
  2. Fıkıhta bir kaide vardır: "Yakîn, şüpheyle ortadan kalkmaz." (el-Kavâidü’l-Fıkhiyye)

Yani bir şeyi yaptığından emin isen sonra şüphe gelse bile o ibadet geçerlidir. Örneğin:

  • Abdest aldığından eminsen, sonra yellenme şüphesi gelse abdestin bozulmaz.
  • Namazda iftitah tekbirini aldığından eminsen sonra “dedim mi?” diye düşünsen, namazın geçerlidir.
  • Niyet ettin mi, ettin. Niyetin içeriği bozuldu mu diye uğraşma. Çünkü niyet kalbin amelidir, dilin değil.
  • Kameti eksik getirdim mi? Şüphe varsa, önemli değil, kaldığın yerden devam et.

Vesveseye uyarak yeniden başlamak seni ibadetten uzaklaştırır. Bu da şeytanın tam da istediği şeydir.

  1. Nikâh sözleri: Yalnız başınayken şüpheyle bozulmaz. Nikâh bozulması çok ciddi bir meseledir. Bir insan yalnız başına içinden geçirdiği ya da kendi kendine mırıldandığı belirsiz sözlerle nikâhı bozulmaz. Nikâhın bozulması için açık, kesin ve net bir boşama sözü gerekir. Seninki gibi şüpheli düşünceler, vesveseler nikâha zarar vermez. Ayrıca “ağzımdan çıktı mı, çıkmadı mı bilmiyorum” diyorsan, bu da kesinlik ifade etmediğinden dolayı nikâh bozulmaz.
  2. Tedavi, sabır, dua ve gerekirse psikolojik desteğe ihtiyacın var. Sen çok güzel bir gayretin içindesin. Her gün vesvese ile boğuştuğun hâlde namazlarını terk etmiyor, duanı bırakmıyor, Rabbine sığınıyorsun. Allah seni asla yalnız bırakmaz. Yeter ki şu üç adımı ihmal etme:

 

  1. Şeytana cevap verme. Şüphe geldi mi, hemen başka işe yönel, konuyu değiştir. Bu düşüncelerle mücadeleye girme, çünkü onları ciddiye aldıkça büyürler.
    b. Kalbinden geçenleri imanına zarar verir diye düşünme. Kalpten istemeden geçen şeylerden Allah mesul tutmaz.
    c. Eğer günlük hayatın çok zorlaştıysa, bir psikiyatrist ya da terapistten yardım al. Bu bir iman zayıflığı değil, bir zihin yorgunluğudur. Unutma kendine iyi bakmak da kulluğun bir parçasıdır.

Senin yaşadığın hiçbir şey seni dinden çıkarmaz, imanına da zarar vermez. Yeter ki vesveseyi ciddiye alma, peşinden gitme.

Allah seni vesveseden kurtarsın, kalbine sekînet indirsin. Her şey yoluna girecek. Bu şekilde inanman ve dua etmen yeterli…

T. Y.