Kabirlerde Kur’an okumak bidat midir?
Hocam, Peygamberimiz Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz, kendi döneminde vefat eden sahabilerine cenazelerinde veya daha sonra kabir ziyaretlerinde Yasin Suresi, Fatiha Suresi gibi Kur’an ayetlerini okumuş mudur? Bu konuda net ve sahih bir hadis delili var mıdır?
Efendimizin yıldızlar gibi parlayan şerefli nesilleri olan sahabe, tâbiîn ve tebe-i tâbiîn bu uygulamayı yapmış mıdır?
Bu konuyla ilgili bazı videolarınızda veya yazılarınızda -eğer yanlış anlamadıysam- büyük âlimlerin bu uygulamaları yaptığını ve onayladığını, dolayısıyla “yapılmaz, edilmez” diyemeyeceğimizi ifade ediyorsunuz.
Eğer Peygamber Efendimiz böyle bir uygulama yapmadıysa, kabirlerde nasıl bir usul takip ettiğini sahih ve delilli olarak öğretir misiniz?
Bu uygulama bidat midir, değil midir?
Biliyorum ki, iman elden gidiyorken böyle önemi daha düşük meseleler sizi üzüyor olabilir. Ancak yine de bu konuda bana cevap vermenizi istirham ediyorum.
Sorduğun konu, ulemanın ihtilaf ettiği meselelerden biridir. Bu yüzden meseleye ne “kesinlikle yapılmaz” ne de “şartsız, kayıtsız sünnettir” denilerek yaklaşmak doğru olmaz.
Resûlullah Efendimiz ﷺ’in kabir başında doğrudan Kur’an okuduğuna dair sahih bir hadis elimizde yok. Ziyaret ettiğinde selam verir, dua ederdi. Sahabiler de aynı şekilde hareket etmişlerdir. Ancak bu, Kur’an okunamaz anlamına gelmez. Çünkü Kur’an okumak başlı başına bir ibadettir. Kabirde değil evde bile okunsa ruhlara bağışlanabileceği pek çok fakihe göre caizdir. Özellikle Hanefî, Şafii ve Hanbelî fakihlerinden bu yönde görüşler vardır. Hatta bazıları özellikle Yâsîn Suresi’nin okunmasının hem ölmek üzere olana hem de kabirdekine faydalı olacağını belirtmiştir. Bu konuda Hazreti Peygamber’den gelen “Yâsîn okuyunuz” hadisi vardır ama kabirde değil, ölüm anındaki kişiye okunmasına dairdir.
Günümüzde kabirde Kur’an okunmasını “bidattir” diye toptan reddedenler varsa da bu işi sırf ibadet niyetiyle, sevabını ölüye bağışlamak niyetiyle yapanları da yadırgamak doğru değildir. Kimse bunu dinin değişmez bir parçası gibi görmüyor, sadece Kur’an’ın rahmetiyle meyyite fayda ulaşsın ümidiyle hareket ediyor. Bu durumda mesele niyete dayanır. Riya, gösteriş, bidatleşmiş toplu uygulamalar, hele hele Kur’an’ı ticarete dökmek gibi yanlışlara bulaşmadan, sessizce okunursa bunda bir sakınca yoktur.
Sonuç olarak, Peygamberimiz ﷺ bunu yapmamış olabilir ama bu, yapana günahkâr dememizi gerektirmez. Selef-i Sâlihîn’den bazı âlimler buna cevaz vermiştir. “Bu işi sünnettir.” diye değil, “Rabbim belki kabul eder.” diyerek yapanların hâlini Allah bilir. Yeter ki kimseyi itham etmeyelim, Kur’an’a da saygıda kusur etmeyelim.
FETVA ETİKETLERİ
bid'at cenaze cenaze merasimi fatiha kabir kur'an ölüye kuran peygamberimiz sahabe sünnet yasin-i şerif