Mektuplar

Kız Kur’an Kursu Eğitimcilerine Mektup

10063
15.10.2012

Kur’an kursu öğreticilerine, bayanların eğitimi hususunda ne gibi tavsiyelerde bulunursunuz ?  Bir Kur’an kursu öğreticisi neler yapmalı ve nelere dikkat etmelidir?

Selamünaleyküm.

Kur'an öğretimi ve kadının birleştiği noktada iki öğretmen tipi görebiliriz. Bunların birincisi, mahalle kadınlarına Kur'an öğreten öğretmen, ikincisi de genç kızlara Kur'an öğreten öğretmendir. Her ikisinin de Kur'an öğreticisi olmakla 'bu ümmetin en hayırlılarından olma' vasfı kazandığını söylememiz gerekmektedir. Bu husustaki hadisi şerif gayet açıktır.

Birinci veya ikinci öğretmen için gerekli ilk ve en temel kural ihlastır. İhlas yani yapılanı Allah için yapma özelliği olmadıkça Allah hiçbir işimize bereket vermemektedir. Bu bereketsizliğimizi de 'insanlar okumak istemiyor, Kur'an okumak zor' gibi kılıflarla örtmeye çalışamayız. Elimizdeki teknolojik imkânlar ve diğer nimetlerle insanlara üç günde Kur'an öğretmemiz mümkün iken bulunduğumuz noktadaki başarısızlığımızın temelinde ihlas sıkıntımız yatmaktadır. Bu nedenle Kur'an muallimi veya muallimesine ilk tavsiye ihlas olmalıdır. Allah'tan inen âyetleri, Allah'ın kullarına öğretmekle şereflenmenin mutluluğu ile çarpan bir kalbin sahibi daha başarılı bir eğitim yapacaktır. Devreye giren para/makam gibi hırslar olduğu gibi engeldir.

Birinci çeşit talebe grubuna yani yaşlı teyzelerin Kur'an öğrenmelerine dair kısaca şunu kaydetmeliyiz: Kur'an öğrenmenin hükmü ile ilmihal öğrenmenin hükmünü karşılaştırıp kadınlara eğitim vermeliyiz. Bir yıl Kur'an öğrenmek için gelen kadınların, hâlâ onlara farz olan ilmihal bilgilerinde sıkıntı varsa, farz olmayan Kur'an öğretimimizde hata var demektir. Bir mü'min kadın, namaz kılacak kadar Kur'an okuyabiliyorsa farz olan oran sağlanmış demektir.

Bunun ötesinde bir yıl harcamak hatadır. Öte yandan aynı kadın en temel taharet kaidelerini bile bilmekten aciz yaşamaktadır. Bu nedenle, kadınların Kur'an öğrenmek için gelmelerini fırsat bilerek önce iman esaslarını sonra da onlar için farz durumunda olan temel ilmihal bilgilerini vermek gerekmektedir.

İman bilgilerini vermekten kastımız, iman esaslarını sayıp durmak olmamalıdır. Kadınları kuşatan fitne ortamında, onların imanlarını korumaya yardımcı olacak meseleler muhakkak konuşulmalıdır. Mesela kitaplara iman konusu işlenirken bir kadın, 'Allah'ın indirdiği kitap olan Kur'an, benim hayat rehberimdir' diyecek duruma gelmelidir. Bu sağlanmadıktan sonra,

Kur'an gibi bir kaynağın yanı başına susuz gidip susuz dönme türünden işler yapmış oluruz.

İkinci tür talebe yani genç kızların oluşturduğu gruplarda da talebelerin ikiye bölünmesi gerekir. İlk grupta hafıza bir bayan olmaları mümkün olmayanlar ya da en çok iki yıl içinde tam bir hafıza olamayacak durumdakiler, asla hafızlık yokuşuna sürülmemelidir. Onlara da iyi bir ilmihal ve akide bilgisi eğitimi verilmelidir. Kitap okuma, tahlil etme zevki aşılanmalıdır.

Sosyalleşmeleri için gereken faaliyetlere teşvik edilmelidirler. Onların uzun süre aynı çatı altında tutulmaları, Kur'an eğitimi adına olumsuz propaganda nedenidir. Hafızlık yapamayacak bir hanım kızın Kur'an kursunda alacağı Kur'an ve ilmihal eğitimi iki yıldan fazla sürmemelidir. Bunun sonrasında onun hayata 'mü'min bir anne' olarak başlayacağı sürece katkı sağlanması daha yararlıdır.

Hafızlık yapabilecek olanlara da hafızlık verildikten sonra, hafızlığın tabii uzantısı gibi olan ilimler ilave edilebilir. Bunlar da muhakkak, bir istişare sonucunda gerçekleşmelidir.

Şu hususları özellikle tekit etmek isterim:

a- Mevcut kurs binalarının ayakta kalması için Müslümanların kızlarının veya oğullarının 'binayı kapanmaktan koruyan payandalar' olarak talebe yapılmaları doğru değildir. Talebelik şartları, kurs şartları, hocalık şartları oluşturulmalıdır.

b- Kur'an öğretmekle Kur'an nesli yetiştirmek arasındaki farkı fark etmeliyiz. Kur'an'a göre yaşama heyecanı almayacak olduktan sonra kadınlara ve erkeklere Kur'an öğretmenin pratik ne yararı olacaktır?

c- Kur'an muallimleri kesinlikle parasal ilişkilerde hassas olmalıdırlar.

d- Kız kurslarındaki görevlilerin sorunlarından ya da sonradan onlara sorun oluşturan tutumlarından biri de, ellerindeki öğrencilerden yaşı gelenlere aracı olup onların evlenmelerine yardımcı olmalarıdır. Bu esasen hayırlı bir iş olmakla beraber benim şahsi kanaatim, Kur'an muallimi veya muallimesi birinin bu işe bulaşmamasıdır. Kızlarımızı evlerinden istemeye yönlendirmeliyiz insanları.

e- Kur'an muallimeleri arasındaki en önemli sıkıntılardan biri de, birden çok muallimenin bulunduğu mekânlarda sık sık rastlanan, hocalar arası sürtüşmelerin talebe düzeyine indirilip bir çeşit kamplaşma oluşturulmasıdır. Elbette insanın olduğu yerde sürtüşme olabilir ama bunun talebe düzeyine indirilmesi, Kur'an etrafında gerçekleşmemesi gereken ağır bir hatadır. Allah'tan korkup kenara çekilmesini bilmek gerekmektedir.

f- Kur'an muallimleri, talebeler hakkında karar verirken meslektaşları ile ve psikologlarla muhakkak istişare etmelidirler. Herhangi bir karara velilerin ikna edilmesi çok önemlidir. Verilmiş kararları velilere onaylatma tarzı, Kur'an eğitiminde ağır yaralar bırakmıştır.

Özellikle tavsiye etmek istediğim husus ise şudur:

Kur'an öğreten, bu ümmetin en iyisi olduğunu bilmelidir. En iyi olmanın azametini ispat eden tavırlar içinde olmalıdır.

Allah, sizleri de bizleri de Kur'an'ımızın hizmetinde ömür tüketmeye muvaffak kılsın. 
Dualarınızı bekleriz.
Selamünaleyküm.

Nureddin Yıldız