Dış görünüşümden dolayı hayattan zevk alamıyorum
25 yaşıma gireceğim. Allah’a hamdolsun beni huzuruna kabul ediyor. 5 vakit namazı cemaatle kılmaya özen gösteriyorum. Dış görünüş olarak sıkıntılarım var, yaşımı hiç göstermiyorum, 16-17 gibi duruyorum. Boyum da kısa. 25 yaşında bir erkek olarak böyle yaşamak bana çok ağır geliyor. Benden on yaş küçük çocuklar benle akranlarıymışım gibi konuşuyor. İnsanlar hep küçümsüyor. Bu, sosyal hayatımı da etkiliyor. İş bulamıyorum. Kimse gereken saygıyı göstermiyor. Her ne kadar olgun bir üslupta olsam da hiçbir şey değişmiyor, üstüne bu durumu yüzüme vuruyorlar. Ben de kötü tepki vermemek için sabretmeye çalışıyorum ama beceremiyorum, kanıma dokunuyor. Bir müslüman olarak insanlara güzel davranmamız lazım biliyorum. Tedavi gördüm bu durum için ama yaratılış böyle, değişebilecek bir şey yok. Tek sorun yaş göstermeme değil; saçım seyrek, sakalım iki tel çıkıyor, doğuştan böyle hepsi. Evlilik konusuna girmiyorum bile. İnsan her ne kadar takvalı olsa da görsel bir dünyada yaşıyoruz hocam. Böyle bir bedene sahip olunca kimse beğenmiyor. Bu durum ister istemez yıldırdı beni. Mücadele ediyorum bununla, Rabbim imtihan ediyor deyip sabrediyorum ama artık bu dünya için zerre bir şeye hevesim yok, evden mescide mescitten eve gidip geliyorum. İçimden gezmek dolaşmak veya herhangi bir dünyalık iş yapmak gelmiyor.
Allah seni dertli, diri ve dirişken bir mümin olarak sabit kılsın. Yazdıkların gönlümün derinliklerine kadar ulaştı. Allah seni kendine yakın tutuyor ki böyle bir dertle mücadele ediyorsun. Bu bir azaptan değil, tam aksine Rabbimizin “Ben kulumu unutmuyorum” deme şeklidir.
Önce şunu bil: Allah’ın seni yarattığı hâl kusur değil, seçilmişliktir. Kur’an’da geçen şu ayeti dikkatlice oku: "O sizi en güzel surette yaratmıştır." (Teğâbûn sûresi, 3. âyet)
Senin kısa boyun, genç gösteren yüzün, seyrek saçın-sakalın... hepsi bir sanatın parçası. İnsanlar bunu “kusur” gibi görebilir ama Allah, kusurla değil, hikmetle yaratır. O hikmeti biz her zaman göremeyiz. Ama şuna emin ol: Her farklılığın bir hikmeti vardır.
Senin derdin dış görünüş değil, anlaşılma arayışıdır. Aslında seni yoran sadece dış görünüşün değil. İnsanlar seni “ciddiye almaması”, “hafife alması”, “yaşıtların gibi davranmaması”... Bunlar yorar insanı. Ama bu da bir hakikati gösterir: Sen bu çağın sıradan bir genci değilsin. Senin yükün, derdin, hedefin farklı. Ve herkes ağır yük taşıyamaz.
Allah, seni kendi katında değerli kıldığı için, halk içinde biraz geri plana alıyor olabilir.
“Sabır mı Göstermek Gerekir”, “Çıkış mı Aramak?”
Sabır göstermeye çalışıyor ama bazen başaramadığını söylüyorsun. Bu çok insani bir şey. Sabır, hissizleşmek demek değildir. Bilakis sabır, yürekte yangın varken dilini ve davranışını güzelleştirme gayretidir. Senin yazdıkların sabırsızlık değil, "sabırda zorlanmak"tır. Bu da kıymetlidir. Ayrıca “Rabbim imtihan ediyor deyip sabrediyorum ama içimden hiçbir şeye heves kalmadı” diyorsun. Kardeşim, bu bir tıkanmışlık hâlidir ve normaldir. Nefes almak istiyorsun. Sabır elbette ama birlikte bir çıkış planı da olmalı.
Sana bazı tavsiyelerim olacak:
Manevî Gelişim: Günlük Zikir ve Dua Programı Yap
- Günde 100 defa: “La havle ve la kuvvete illa billah”
- Günde 100 defa: “Hasbiyallahu la ilahe illa Hu”
- Sabah/akşam tesbihatını bırakma.
- Dua: “اللَّهُمَّ زَيِّنِّي بِزِينَةِ الْإِيمَانِ، وَاجْعَلْنِي هَادِيًا مَهْدِيًّا
"Allah’ım! Beni iman ziynetiyle süsle ve beni doğru yola ileten, hidayete erdirilmiş kullarından eyle."
İlim Programı: Kendini Donat.
- Her gün 1 sayfa Kur’an meali
- Haftada 2 gün siyer veya sahabe hayatı
Psikolojik Dayanıklılık: “Bu da geçecek” Telkinini Kullan.
- Kendine “Ben bu görünüşle değil, bu gönülle değerliyim” de. Unutma: Yusuf (aleyhisselam) güzelliğiyle imtihan edildi, Eyyub (aleyhisselam) bedeniyle.
Sosyal Alan Aç: Dışa Açıl ama Seçerek
- Gençlik merkezleri, vakıf çalışmaları, kitap halkaları…
- Dış dünyaya gönlünü değil, duruşunu aç.
- Her ortam seni bozmaz; bazı ortamlar seni onarır.
Kardeşim, son sözüm, “Sen Değerlisin”. Senin gibi bir gencin “beş vakit cemaate gitmekten başka hevesim kalmadı” demesi aslında bir manevî tevazudur. Çünkü insanlar eğlenmek isterken sen secdeye çekiliyorsun. O yüzden, görünüşün değil bu hâlin seni Cennet’in yıldızı yapar.
Rabbim seni sahabe ahlâkıyla donatsın.