Yazılı Fetva

Eşimden soğudum, ne yapmalıyım?

1514
04.03.2025

Hocam, çocuklar doğduğundan beri bir türlü toparlayamadığımız, sürekli şiddetli geçimsizlik yaşadığım bir evliliğim var. Eşim, sevgisini göstermekte çok zorlanıyor; hem yapısı gereği hem mesleği nedeniyle hem de ailesinden böyle gördüğü için çok ataerkil ve baskın bir erkek. Karşısındaki insanda kusur aramaya meyilli, kendinde hata görmüyor, sürekli eleştiriyor ama takdir etmiyor.

Ne yazık ki namazlarını kılmıyor, hatta işini bahane ederek Cuma namazlarına bile gitmiyor. Bu durum benim de maneviyatımı olumsuz etkiledi ve çocuklarımın da bu durumdan etkilendiğini düşünüyorum. Yanlışlarını dile getirdiğimde ise beni yargılamakla suçluyor, “Sen Allah mısın da hesaba çekiyorsun?” diyerek sert tepki veriyor.

Evlilik öncesinde çevremdeki insanlar beni sakin, naif, güler yüzlü ve iyi niyetli biri olarak tanırdı. Ancak evlendikten sonra karakterimde olumsuz değişimler olduğunu hissediyorum. Eşim, yanlışlarını dile getirdiğimde “Bana ne yapmam gerektiğini söyleme.” diyerek tepki gösteriyor. İşe çok erken gidiyor, geç saatlerde dönüyor ve vaktinin büyük kısmını internet başında video izleyerek geçiriyor. Çocukların sorumluluğu büyük oranda benim üzerimde.

Ailesi bana karşı pek çok hata yaptı ve bunu ona tatlı dille anlatmaya çalıştığımda bile onların kusurlarını görmek istemiyor. Kırıldığım anları, sevgiye ve ilgiye olan ihtiyacımı ona ifade etmeye çalışıyorum ancak sonunda hep ben suçlu oluyorum. Artık ona karşı hiçbir duygumun kalmadığını ve iyi niyetimi yitirdiğimi hissediyorum. Çoğu zaman yüzünü bile görmek istemiyorum. Birkaç haftadır salonda yatıyorum.

Boşanma konusunda çaresizim ve çıkmaza girmiş durumdayım. Çocuklarımı düşünüyorum, "Ya her şey daha kötü olursa?" diye endişeleniyorum. Ne yapmam gerektiğini bilemiyorum. Öncelikle Allah’ın yardımını, sonra da değerli tavsiyelerinizi bekliyorum.

Bazen insanlar kendi içindeki yaralarını, ilgisizliğini ve sevgisizliğini eşine yükler. Eşiniz de sevgisini göstermeyi bilmiyor, hatasını kabul etmiyor ve sizi hep haksız çıkarıyorsa, burada karşılıklı anlayış değil, tek taraflı fedakârlık var demektir. Eşinizin davranışları sizinle ilgili değil, onun kendi eksiklikleriyle ilgilidir.

Çocuklar için en iyi ortam, anne ve babanın sevgi ve huzur içinde olduğu ortamdır. Eğer bir evde devamlı gerginlik, ilgisizlik, tartışma ve sevgisizlik varsa, çocuklar yaşananları hisseder ve bu onların karakter gelişiminde derin izler bırakır. Eşinizin ilgisizliği, çocuklarınıza da yansıyorsa, bu onların duygusal gelişimi için risklidir. Şiddet, hakaret ve sevgisiz bir ortamda büyüyen çocuklar, ileride ya özgüvensiz ya da baskıcı bireyler olabilir. Bu yüzden "Çocuklarım için katlanmalıyım." düşüncesi, bazen çocuklara daha çok zarar verebilir. Çocuklar mutlu bir anne görmek ister. Sevgisiz, ilgisiz bir evde büyümek yerine, huzurlu bir ortamda büyümek daha sağlıklı olabilir.

Şu an iki temel sorununuz var:

-Eşinizin ilgisizliği ve baskın tavrı.

-Manevi ve psikolojik olarak yorgun düşmeniz.

Eğer eşinizle iletişim kurulabiliyorsa önce onunla konuşmaya çalışın, duygularınızı net bir şekilde anlatın. “Sana iyi bir eş olmak istiyorum ama artık çok yoruldum. Senin de mutlu olmadığını hissediyorum. Gel, beraber bir çözüm bulalım.” gibi suçlamadan, duygularınızı merkeze alan bir konuşma yapabilirsiniz.

Eğer iletişim mümkün değilse bir aile terapisti veya bir hoca/arabulucu ile görüşmeyi teklif edebilirsiniz. Siz değişmek için çaba sarf ederken, eşiniz aynı şekilde devam ederse, bu evliliğin sizi tükettiğini açıkça fark edebilirsiniz.

Rabbim size en hayırlı yolu göstersin, kalbinize ferahlık versin.

T. Y.