Yazılı Fetva

"Şatafatlı Hayatların İçinde Kendini Dünyadan Korumak"

3077
05.09.2018

Selamünaleyküm ve rahmetullahi ve berakatuhu. Cümlelerime evvela, yaptığınız paylaşımlarda Allah’ın Hakk dediğini gizlemeyen cesur tavrınızdan ötürü bu amelinize en güzeliyle karşılık vermesi duasıyla başlamak istiyorum. Şatafattan aslını göremediğimiz, cennetlerini sadece bu dünya üzere planlayıp; amel defterleri yerine evlerini eşyalarla süsleyen, bütün yatırımı ahireti yerine evine yapan, bu yatırımları sosyal medyada paylaşıp fors atan, hayâ perdesi yırtılıp yatak odasına, o yatak odasındaki örtüye, o odadaki dolaba, o dolaptaki eşyanın düzenine kadar paylaşan insanların olduğu çağda, mümin ve Saliha bir hanımın böyle bir çağda nasıl bu tür şeylerin etkisi altında kalmadan ev kuracağı hususunda endişeliyim. Ben nişanlıyım. Ve Allah Nasip ederse İslam üzere bir izdivaç yapacağım. Çağımızda ki bu mal biriktirme hastalığı tıpkı bir veba gibi. Nasıl olacağı hakkında hiçbir fikrim yok. Bu dünyadan göçerken tek bir gömleğini bırakan sahabeleri düşündükçe bu çağın tek bir gömleği nedir diye düşünüyorum... Bu hususta tavsiye, nasihat ve tecrübelerinizi paylaşmanızı ve bizleri aydınlatmanızı rica ediyorum. Şimdiden Allah razı olsun. Sizi Allah azze ve celleye emanet ediyorum. Esselamu aleyküm ve rahmetullahi ve berakatuhu.

Allah’ın nimetleri bize haram değildir. Bir müminin dünyadaki en zengin insan olmasında hiç bir sakınca olmaz. Sakıncalı olan müminin ahiretinden verip dünyadan almasıdır. Buna karşı dikkati olunmalıdır. Haramlardan bir harama bulaştırmayan, farzları ihmal etme nedeni olmayan, insani sorumluluklarımızı ertelettirmeyen bütün nimetler mubahtır. Allah’ın mubah ettiğinden kaçmak da gerekmez. İnsan durması gerektiği yerde durmayı becerebiliyorsa ne güzel, her şeyin en iyisini en bolunu alsın.
Nimet kullanımı arttıkça ibadet lezzetini artıramamak,
İmkânlar çoğaldıkça mümin kardeşleri ve ilişki yoğunluğunu geliştiremiyor olmak,
Dünya bize açıldıkça bizim onu bir imtihan olarak görüp ahirete olan yönümüzü pekiştirmek yerine bize gelen dünyaya ondan daha hızlı yürümek,
Mezarlıkları mermerlerle imar etmeyi imanla imarın yerine ikame etmek,
Ölümü başkalarının muhtemel derdi gibi görmek,
Her geçen yılı, haramları biraz daha helale yaklaştıran bir takvim olarak hissetmek…
Bunlar bizi bitirir. Bunlara karşı uyanık bulunan için ise risk henüz yok demektir. Allah yardımcımız olsun.

Nureddin Yıldız